Euro 37,25 %0,22
Dolar 34,20 %0,09
Sterlin 44,67 %0,11
Altın 2.929 %0,09

'Güvenli ülke' İsveç, kadın cinayetleriyle yüzleşiyor

İsveç'te yalnızca son 5 hafta içerisinde 6 kadın öldürüldü ve genelde cinsiyet eşitliği tarafından övgü alan ülkede, aile içi şiddet tartışması tekrardan alevlendi.

Resim q4qRp5YJlq

'Güvenli ülke' İsveç, kadın cinayetleriyle yüzleşiyor

İsveç'te yalnızca son 5 hafta içerisinde 6 kadın öldürüldü ve genelde cinsiyet eşitliği tarafından övgü alan ülkede, aile içi şiddet tartışması tekrardan alevlendi. 'Güvenli ülke' İsveç, kadın cinayetleriyle yüzleşiyor.

Cinayet kurbanları 3 farklı bölgede yaşayan 3 farklı kuşaktan kadınlar, fakat hepsindeki ortak faktör ise yakın ilişkide kaldıkları bir erkeğin tutuklanmış olması.

Cinayetlerin iki tanesi gündüz vakti, sokak ortasında gerçekleşti. Biri, ülkenin güneyinde olan kırsal kesimde bulunan bir kasabanın merkezinde, öteki ise başkent Stockholm'un güneyinde yer alan üniversite kenti Linkoping'de, bir otobüs garajında yer alıyor.

Stockholm'ün dar gelire sahip insanların yaşadığı, yüksek katlı binalar ile dolu dış mahallesi Flemingsberg'te bir kadın, 4 küçük çocuğu ile beraber yaşamış oldukları apartman dairesinde bıçaklandı. Cinayet şüphesi ile tutuklanan erkeğin, iyi tanımış olduğu biri olduğu belirtiliyor.

'Çok da güvende değilim'

18 yaşındaki kızı Emma-Louise ile beraber Flemingsberg'te alışveriş yapmakta olan 51 yaşındaki Kristian Jansson, "Bence bu daha çok meydana gelmeli, kadına yönelik yapılan şiddet, çünkü normal" diyor.

Genç kız ise, son cinayetlerin tek olarak nadir bir şekilde dışarı çıktıkları bölgede yer alan kadınların güvenliği konusundaki endişeleri daha da yükselttiğini vurguluyor. "Öyle çok da güvende değilim. Çünkü burada cinayet işleyebilecek oldukça fazla insan var" diyor.

Son kadın cinayetleri dalgası, dünyadaki en güvenli ve en yüksek düzeydeki cinsiyet eşitliğine sahip ülkelerinden biri olma ününe sahip olarak bilinen İsveç'te kadına yönelik şiddetle alakalı olarak endişelerin arttığı bir zaman diliminde meydana geldi. 2020 yılında kadınların yakın ilişkide bulundukları birinden şiddet gördükleri 16 bin 461 saldırı vakası duyuruldu. Bu, Ulusal Suç Önleme Konseyi'ndeki verilere göre bu 14 bin 261 vakanın bildirilmiş olduğu 2019 yılına kıyasla yüzde 15,4'lük bir artış anlamı ifade ediyor.

'Feminist hükümet'

İsveç Cinsiyet Eşitliği Bakanı Marta Stenevi son yaşanan şiddet olaylarından ötürü "dehşete düştüğünü ve üzüldüğünü" fakat olanlara şaşırmadıklarını söylüyor.

Stenevi "İsveç'te cinsiyet eşitliği içerisinde birçok açıdan önemli bir yol kat ettik fakat hala kadınları baskılamaya devam eden toplumsal yapılarla beraber yaşıyoruz" diyor.

Bakan, siyasi yelpazede yer alan tüm politikacıların kınamaları ve daha sert tedbirler alınmasını istemesinden sonra, partiler arası görüşmeler başlatılmış oldu.

Kendisini "feminist hükümet" şeklinde tanımlayan yönetim, eğitimin geliştirilmesi ve tehdit altında olan kadınlara daha fazla koruma ve destek verilmesini amaçlayan 10 senelik ulusal stratejide yarıya geldi.

Pandemi rol oynadı mı ?

Roks'tan Jenny Westerstrand son olarak meydana gelen şiddet olaylarının en azından bir kısmının pandemi ile ilişkili olabileceğini söylüyor.

İsveç resmen kapanmalardan kaçındı fakat Westerstrand'a göre koronavirüsün yaygın hale gelmesi kadınların evlerde daha fazla zaman geçirmesine yol açtı:

"Toplum açık olduğu zaman isteyecekleri kadar yardım istemiyorlar. Yani ilişkilerini sürdürüyor olabilirler ve böylece de işler daha da kötüleşmiş olabilir"

İsveç çam ormanlarının, dolup taşan, beton alışveriş merkezleri ile buluştuğu Fleminsberg'te ise görüşler birbirinden çok zıt. İsminin açıklanmasını istemeyen 25 yaşında olan bir kadın, "Burada yaşayanlar, İsveç yasalarını kabul etmek istemiyorlar" şeklinde konuşuyor.

Fakat 28 yaşındaki Sandra Engzell gibi bazı kadınlar da, göçmenlerin çok daha geniş kapsamlı bir problemin günah keçileri ilan edildiği görüşünü savunuyor:

"Ben olayların nereden geldiğiniz ile ilgili olduğunu düşünmüyorum. Bir kadın, kendisine vuran bir erkekle beraberken güvende değildir. İster Afrikalı ya da ister İsveçli olsun. İsterse de dünyanın değişik bir bölgesinden gelsin."

<