Ev sahipleri artık ‘bekara ev yok’ diyemeyecek
Üç kuzeni ile beraber tatil beldesinde yer alan yazlığı kiralamak isteyen bir genç, mülk sahibinin 'Bekara ev yok' cevabı ile sarsıldı.
Ev sahipleri artık ‘bekara ev yok’ diyemeyecek
Üç kuzeni ile beraber tatil beldesinde yer alan yazlığı kiralamak isteyen bir genç, mülk sahibinin 'Bekara ev yok' cevabı ile sarsıldı. Yaşadıklarına üzülen genç, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu'na (TİHEK) başvuruda bulundu. Kurum, bekara kiralamayan ev sahibini 5 bin lira para cezasına çarptırdı.
Y.K. adındaki genç, üç kuzeni ile beraber internet sitesinde gördüğü yazlık binayı kiralamak istediler. Ev sahibi S.S.'nin 'Komşuların bekara ev vermemem gerektiği yönünde talepleri var. Bekara ev kiralayamam' cevabı ile sarsılan Y.K., TİHEK'e başvuru yaptı.
'Ayrımcı Muamele'
Yazlık bölgede üç kuzeni ile beraber günlük ev kiralamak için irtibat kurmuş olduğu kişinin, mülkün aileye kiralanacağını bundan dolayı da kendisine evi kiraya vermeyeceğini bildirdiği, dolayısıyla da medeni hali nedeniyle ayrımcı muameleye maruz kaldığını öne sürdü.
Başvuruyu değerlendiren TİHEK, emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda, mülk sahibi S.S.'nin evin yalnızca aileye kiralanabileceğini beyan ettiği, bu nedenle de ayrımcılık yasağının ihlal edildiğini belirtildi.
"EŞİTLİK İLKESİ VE AYRIMCILIK YASAĞININ KORUMA ALANINI ZAYIFLATIYOR"
Kararda şöyle denildi:
"Başvuranın iddialarıyla ilgili olarak muhatap S. S.' den yazılı görüş talep edilmiştir. Muhatap; yazlık bölgede bulunan taşınmazını aileye kiraya verdiğini, taşınmazın aile kullanımına uygun olduğunu, komşuların da taşınmazın kiraya verilmesinde aile tercihi yapılmasını talep ettiklerini belirtmiştir. Somut başvuruda muhatap malik, söz konusu taşınmazın kendisine ait olduğunu, yazlık bölgede bulunan taşınmazını ailelere kiraya verdiğini, taşınmazın aileye uygun olduğunu, ayrıca komşuların da evin kiraya verilmesinde aile tercihine dikkat edilmesi noktasında talepleri olduğunu ifade etmiştir. Bu çerçevede muhatap malik genel ifadelerle ayrımcılık yaptığını reddetmiştir.
Ancak ayrımcılık yasağının ve eşit muamele ilkesinin ihlal edilmediğinin ispatını gerektiren durumlarda, yani ispat yükü yer değiştirdiğinde, genel ifadelerle ayrımcılık iddiasının reddedilmesi yeterli kabul edilmemelidir. Somut olay değerlendirilmesi yapıldığında ise taşınmazın maliki olan S. S., başvuran Y.K.' ya medeni hali nedeniyle mülkünü kiraya vermemiş, gerekçe olarak da evin aileye uygun olduğunu belirtmiştir. Bu halde kişilerin sırf medeni hali yani evlenip evlenmeme tercihlerinden dolayı bir hizmetin sunulmasında ayrımcı muamele teşkil edecek bir davranış eşitlik ilkesi ve ayrımcılık yasağının koruma alanını zayıflatmaktadır.
Dahası başvuranın ortaya koyduğu ayrımcı muameleye ilişkin karine oluşturan olgular muhatap S. S. tarafından yeterli deliller ve gerekçelerle, ayrımcılık yasağı ve eşit muamele ilkesinin ihlal edilmediği ispat edilememiştir. Bütün bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, başvuranın medeni hali nedeniyle ayrımcı bir muamele maruz kaldığı dolayısıyla da eşit muamele ilkesi ile ayrımcılık yasağının ihlal edildiği kanaati hasıl olmuştur. Başvuruda ayrımcılık yasağı ihlali yapıldığına, muhatap hakkında 5 bin TL idari para cezası uygulanmasına oy birliği ile karar verilmiştir."