Anestezi ve Narkoz Nedir? Anesteziyoloji Nasıl Ortaya Çıktı?
Ameliyat öncesi ve sonrası hastanın ağrı duymaması ve acı hissetmemesi adına yapılan, yapılacak olan operasyonun sıhhatli bir şekilde geçmesini ve hastanın bu müdahaleye tahammül gösterebilmesini sağlayan, verimli ve konforlu bir operasyon için mutlaka gereken, birtakım süreçler izlenerek gerçekleştirilen tıbbi uygulama içeren bilim dalına anestezi veya anesteziyoloji denir.
Narkoz Nedir?
Kimyasal maddelerle sağlanan kontrollü yapay uykuya, narkoz denir. Narkozun ilk uygulanması, Milattan Önce (MÖ) 1200 yıllarında Antik Yunan’a kadar uzanan bir süreçtir. Ancak bilimsel anlamda kullanımı ise 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren olmuştur. Narkozun gelişmesine pek çok bilim insanı, somut katkılar sağlamıştır. Modern ilaçlar sayesinde, narkoz tehlikesi günümüzde kabul edilebilir seviyelere inmiştir.
Anestezi Nedir?
Genel anestezi, hastanın uyutulması demektir. Anestezi uzmanının kararı doğrultusunda ayarlanan bu uyku esnasında, hastanın nefes alabilmesi için boğazına bir tüp yerleştirilip entübasyon yapılır. İşte bu nedenle, anesteziden yeni çıkan hastanın boğazında birkaç gün boyunca rahatsızlık ve yanma hissi oluşabilir.
Lokal anestezi, kısa süreli ve basit birtakım ameliyatların yapılabilmesi için hastanın operasyon geçirecek olan vücut bölgesinin uyuşturulması anlamına gelir. Böylelikle günümüzde pek çok ameliyat günübirlik bir şekilde yapılabilmekte; hasta aynı gün içerisinde normal yaşantısına dönüş sağlayabilmektedir.
Tedavi amaçlı, tanısal tehlikesiz ve basit girişimlerde, hastanın herhangi bir yeri kesilmemekte, ağrı oluşmamakta ama yine de hasta rahatsızlık duyabilmektedir. Kişinin yaşam kalitesinde herhangi bir olumsuzluk yaşamaması adına bu tip işlemler artık sedasyon yöntemiyle yani hasta sakinleştirilerek yapılmaktadır.
Sedasyon, hastaya yalnızca damar içi ilaçlar verilerek uyur halin sağlanmış olduğu anestezidir. Sedasyonun, uyuşturucu bir etkisi bulunmaz dolayısıyla cerrahi operasyon yapılacak bölgenin uyuşması için hastalara ayrıyeten lokal anestezi de uygulanmaktadır.
Anesteziyoloji Nasıl Ortaya Çıktı?
İnsanlığın çok eski zamanlarında anestezi uygulamaksızın kısıtlı bir şekilde cerrahi girişimlerde bulunuluyor ve yapılan bu girişimler de uyuşturulmayan kişilerde ortaya çıkan şok ve ağrı sebebiyle birkaç dakikalık girişimlerle sınırlanıyordu. Bu nedenle hekimler, yüzyıllar boyunca ağrısız müdahalede bulunabilecekleri ilaçlar aradılar. Çeşitli arayışlar içinde olan insanlık tarihinde;
- Batıda alkol ve afyon bileşikleri kullanıldı.
- İnkalar deri üzerine koka yaprakları özünü (kokain) sürmeyi denediler.
- Çinliler afyon kullandılar.
- Nadiren sinir köklerine doğrudan basınç ve soğuk uygulaması yapıldı.
Tüm bedenin cerrahi girişimine duyarsız kalmayı sağlayacak bir genel anestezi yöntemi için 19. yüzyılın ortalarına kadar herhangi bir gelişme sağlanamadı. Bu maksatla kullanılan maddelerden biri olan azot protoksit gazı, 18. yüzyılın sonlarından beri biliniyordu. Ancak azot protoksitin, tek başına genel anestezi gerçekleştirmeye yeterli olmadığı denemelerle anlaşılmıştı.
Anestezi ciddi anlamda ilk kez, 19. yüzyılın ortalarında kullanılmaya başlanmıştır. 16 Ekim 1846 tarihinde, Boston’da bulunan Massachusetts General Hospital’da diş hekimi William Thomas Green Morton, 52 yaşındaki erkek bir hasta olan Edward Gilbert Abbott’un boyun bölgesindeki bir tümörün çıkarılması sırasında cerrah Dr. Warren tarafından "dietil eter" kullanılarak başarılı bir genel anestezi uygulanmıştır.
Yaşanan bu olay başta Dr. Warren’ın kendisi olmak üzere izleyenlerce tıpta devrim olarak nitelendirildi ve yöntemin hızla yaygınlaşmasıyla birlikte 2 yıl içinde Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da uygulanmaya başladı. Aynı zamanda bu olay, genel anestezinin halka açık ilk gösterimi olarak da tarihe geçmiştir. 1844 yılında Bostonlu bir diş hekimi olan Wells, hastasına solunum yoluyla diazot monoksit vererek ağrısız bir şekilde diş çekmiştir. 1846 yılında ise Amerikalı diş hekimi Jackson, eterle anestezi uygulamıştır.