Ankara'da Günübirlik Gezilebilecek Efsane Lokasyonlar

Ankara'da Günübirlik Gezilebilecek Efsane Lokasyonlar

Ankara'da kalmayan insanlar, hatta özellikle İstanbul'da yaşayanlar, biz Ankaralılara sık sık şu soruyu sormaktadır: 'Ne yapıyorsunuz ya Ankara'da? Nereye gidiyorsunuz mesela hafta sonu falan?' Denizimiz yoksa bile, hafta sonumuzu dolu dolu geçirebileceğimiz hem şehir içinde hem yakın mesafede şehir dışı yerlere giderek zamanımızı güzel değerlendirebildiğimiz bolca yer var. Ankaralıların, Ankara'yı niçin bu kadar çok sevdiğini anlayabilmeniz için birtakım güzel lokasyonları bir arada topladık.

1. Önce Ankara'nın içinden başlayalım. Hafta sonu en çok yaptığımız şey güzel parklarımıza giderek huzur içinde keyif çatmak oluyor.

Mansur Başkan'ın en sevdiğimiz icraatlerinden olan 30 Ağustos Zafer Parkı. AŞTİ'ye yakın, Ankara'nın göbeğinde, istediğinizde doğanın içinde bir kafede oturabilir, istiyorsanız da bisiklet kiralayabilir ya da sandalyenizde, yere serdiğiniz örtünüze yayılarak sevdiklerinizle zaman geçirebilmeniz de mümkün. Dilerseniz tek başınıza da vakit geçirebilirsiniz.

2. Hafta sonunu en iyi biçimde geçirmenin bir öteki yolu Ankara Kalesi'ne çıkarak eski Ankara'nın sokaklarında gezi yapmaktır.

Hatta güne otantik kafelerde şahane bir kahvaltıyla başlayabilir, sonrasında çarşı pazar gezilir, müzelere gidilerek eski sokaklarda nostaljik bir gün geçirilir, üzerine bir yorgunluk kahvesi içilir ve kaleye geçilir... Kalede gezmenin tadı başka hiçbir şeyde bulunmaz.

3. Ankara'ya bir sahil şehrinden taşınanların deniz-su görme gereksinimlerini karşıladıkları yer: Gölbaşı. Son zamanlarda belediyenin düzenlemeleri ile çok daha güzel bir yer haline dönüştü burası.

Eskiden Gölbaşı'nda bir sahil bulunduğunu ve insanların gölde yüzebildiğini biliyor muydunuz? Tabii o zamanlar insanlar daha medeni, çevre ve su çok daha temizdi diye düşünüyoruz. Şimdilerde göle giremesek  bile, göl kenarında uzun bir yürüyüş, gölü görebileceğimiz çok büyük bir parkta yatıp yuvarlanmak, yürüyüş yolunda yer alan güzel kafelerde bir kahve içmek ya da yemek yemek çok iyi gelebiliyor insana.

4. Bazı Ankaralıların bütün hafta sonlarını Eymir'de geçirdiklerini biliyorsunuz değil mi? Arabayla ya da bir bisiklet kiralayarak doğanın içinde, sessiz sakin kafa dinlemenin akla gelen ilk adresi burası oluyor.

Katlanabilir sandalyelerini, kahveni ve en sevdiğin bir iki arkadaşını kaparak Eymir Gölü'nü en iyi izleyebileceğin yere oturabilirsin. Göldeki kuşları, ördekleri, gökyüzünü izler, arkadaşların ile birlikte sohbet edersin, kahveni yudumlarsın. Şehrin gürültüsünden, işinin ya da okulunun stresinden birkaç saatliğine uzaklaşarak Ankara'yı ne kadar çok sevdiğini görürsün.

5. Şehir merkezinden biraz uzaklaşarak Ankara'nın sıcak sularına doğru ilerliyoruz: Kızılcahamam ve Haymana'nın termal kaplıcalarının ünlü olduğunu söylemiş miydik?

Birçok insan özellikle şifa bulmak, ağrılarına çözüm olsun diye Haymana kaplıcalarına geliyor, çoğunun doktor tavsiyesi ile olduğunu da söylemeden geçmemek gerekir. Kızılcahamam'da ise birçok otel termal kaplıcaları ile ünlü ve birçok aile için hafta sonu kaçamağının gerçek anlamı, diyebilmek mümkün. Sadece bir saatlik bir yolculuk yaparak Haymana'da ya da Kızılcahamam'da sıcacık bir tatili planlarınıza ekleyebilmeniz de mümkün.

6. Kızılcahamam demişken, sadece termal otelleri değil muhteşem doğası ile deaileler tarafından tercih ediliyor.

İsterseniz kendi mangalınızı yakabileceğiniz, istiyorsanız da mangal yapan restoranları tercih edebileceğiniz kocaman bir milli park bulunuyor burada: Soğuksu Milli Parkı. Şahane bir mangalın ardından uzun doğa yürüyüşleri de yapabileceğiniz bu parkta, güzel bir trekking güzergahı da bulunuyor.