Bel Ağrısı Hastalık Habercisi Olabilir!

Erişkinlerin yaklaşık olarak %80’i yaşamları boyunca en az bir kez bel ağrısı yaşamaktadır. Bir aydan uzun süreli olabilen bu ağrıların ciddi bir problem olabileceği unutulmamalı.

17 Kasım 2020 Salı 15:20

Bel Ağrısı Hastalık Habercisi Olabilir!

Erişkinlerin yaklaşık olarak %80’i yaşamları boyunca en az bir kez bel ağrısı yaşamaktadır. Bir aydan uzun süreli olabilen bu ağrıların ciddi bir problem olabileceği unutulmamalı.

Bel ağrısından yakınan insanların yarısından çoğu ilk haftadan sonra %90’ından çoğu ise genellikle bir aydan sonra büyük bir ölçüde iyileşiyor. Yüzde 10’undan az bir kısmında ise hastalıklar 6 aydan fazla sürüyor ve durum ciddi hastalıkların habercisi olabiliyor. Bel ağrısının çoğu hastalığın belirtisi olabileceğini belirten uzmanlar bel ağrısı şikayetinin insanlarda soğuk algınlığından sonra en çok görülen hastalık olduğunu belirtiyor.

Bel Ağrısının Nedenleri

Bel ağrısına sebep olan önemli nedenlerden biri bel fıtığı olabilir. Toplum içinde bel ağrısı her zaman bel fıtığından kaynaklıymış gibi görünse de bel fıtığı oldukça geniş bil yelpazededir. Bel ağrısı basit bir kas spazmından mekanik bel ağrısına, bel fıtığı, yumuşak doku zorlanmaları, omurga iltihabı, apse, kemik hastalığı, metabolik – hormonal hastalık, romatizmal hastalık, iç organ hastalığı, büyük damar hastalığı, omurilik tümörleri ve daha birçok hastalığın sebebi olabilir. Özellikle ısrarcı bel ağrıları ile ilgili oldukça dikkatli olmakta fayda vardır.

Bel Fıtığı Riski Taşıyanlar

Bel ağrısı veya bel fııtığı riski taşıyan çeşitli risk faktörleri bulunmaktadır. Bu faktörler;

-Mesleki yönden fiziki yüklemenin ağır olması,

-uzun süreli oturmak, hareketsiz yaşam tarzı, bel ve kas zayıflığı ile masa başı çalışma yapmak,

-Omurganın yanlış biçimde kullanılması, kontrolsüz, zorlayıcı ve ani hareketlerin yapılması,

-Aşırı kilolu olma,

-Omurgadaki şekilde ve yapı bozukluğu,

-Sigara kullanma,

-Stres ve depresyondur.

Bel Fıtığı Ameliyatla Mı Tedavi Edilir?

Bel fıtığı tedavisinde esas olarak omurga ve disk üzerindeki yüklemeler azaltılır. Sinir dokusu üzerinde gelişen baskı kaldırılır ve vücuda kendi kendini tamir mekanizmasının kuvvetlendirilmesi için süre tanınır. Uzmanlara göre bel fıtığının yeri, derecesi, tipi ve diğer faktörlerle birlikte genel anlamda ilişkili bel ağrısı yaşayan hastaların büyük bir çoğunluğu cerrahi dışındaki tedavilerle iyileşmektedir. Cerrahi dışındaki tedaviler hastalığın derecesine, hastaya ve evreye göre değişkenlik gösterir. İlaç tedavisi, lokal sıcaklık uygulamaları, fizik tedavi, yatak istirahati, lokal enjeksiyon, manuel terapi ve egzersizler ile hasta eğitimi burada önemli bir yer tutar. Fakat bazı hastalar kesinlikle cerrahi tedavi gerektirir ve hiçbir şekilde diğer tedaviden yararlanamaz. Bu durumda ne yazık ki cerrahi tedavinin geciktirilmeden yapılması önerilir. Ayrıca bel fıtığında cerrahi tedavi belirli şart ve algoritmaya göre ilerlendiğinde başarı oranı oldukça yüksek olmaktadır.

Omurganın doğru şekilde kullanılması ve kilo kontrolü de bel ağrılarını etkilemektedir. Düzenli olarak spor yapmak, doğru beslenme ve güneş ile açık havadan yeteri kadar yararlanmak bel sorunlarından korunmak için oldukça önemli etken olabilmektedir.