Çocuk psikolojik gelişimi için dikkat edilmesi gerekenler

Çocuk psikojik gelişimi genel anlamı ile çocuğu biyo-psiko-sosyal ve kültürel bir bütünlük içinde kendine özgü bir birey olarak tanımak, anlamak ve gelişiminde ona yardımcı olmaktır.

21 Şubat 2023 Salı 14:32

     Kendini kontrol edebilen, hedeflerine ulaşma motivasyonu taşıyan zihinsel kontrol ve motivasyonu yüksek, sağlıklı çocuklar yetiştirmekte ailelere destek vererek güçlü mutlu dinamik, bir toplum oluşturulmasına katkıda bulunmaktır. Çocukların sağlıklı ve sorumluluk sahibi yetişkinler olmaları için gerekli özellikler geliştirmelerinde; ailelerin iletişim politikaları tutumları ve kendi zihinsel becerileri ile hayat tecrübelerini geliştirmeleri büyük önem taşır. Bu nedenle aile ve okul gelişim sürecinin en önemli parçası kabul edilmektedir. Özellikle genç anne ve babaların oldukça merak ettiği bir konu olan çocuk gelişimi psikoloji literatüründe oldukça önemli bir yere sahiptir. Dolayısı ile hem uzmanlar hem de ebeveynler için titizlikle değerlendirilmesi gereken bir konudur. Çocuğun psikolojisini ve dolayısı ile kişiliğini, anne karnında başlayan ve ergenliğe kadar uzanan süreçte genetik ve çevresel faktörler gibi birden fazla faktör etkileyebilir. Bu noktada yazımızda ebeveynlerin bu ruhsal bozuklukların oluşmaması veya erken fark edebilmesi için çocuklarının gelişiminde nelere dikkat etmesi, neler yapması gerektiğinden bahsedeceğiz.

Öncelikle bebeklik döneminde daha çok; konuşma bozuklukları, uyku problemleri, yürüme ve motor becerilerin gelişmesinde gecikme, otizm, mental retardasyon gibi bozukluklar gelişebilmektedir. Çocukluk döneminde ise en sık karşılaşabileceğimiz bazı problemler ise dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, disleksi, özgül öğrenme güçlüğü, sosyal iletişim bozukluğu ve kıskançlık olarak karşımıza çıkmaktadır. Bahsettiğimiz bozukluklar özellikle okul döneminin başlamasıyla birlikte kendilerini belli etmektedirler. Çocuğunuzda dikkat dağınıklığı, verilen yönergeleri izleyememe, zihinsel çaba gerektiren görevlerden kaçınma ve sürekli olarak eşya unutma gibi belirliler varsa dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğundan; hatalı veya çok yavaş okuma, okuduğunu anlayamama, sayısal akıl yürütmede güçlük çekme gibi belirtiler varsa özgül öğrenme güçlüğünden; sosyal iletişim kurmada eksiklik, iletişim biçimini ayarlayamama, espri ya da mecaz anlamları anlayamama gibi belirtiler varsa sosyal iletişim bozukluğunda şüphelenebilirsiniz.

Peki biz aileler olarak bu belirtiler nasıl ayırt edeceğiz? Aslında uzmanlar için kriterler ve belirtiler oldukça açık olsa da ailelerin bazı noktalarda kafası karışabilmektedir. Öncelikle unutmamalıyız ki çocukların gelişimi fiziksel, duygusal, zihinsel ve sosyal yönden aşamalı bir süreç izler ve bu süreç içerisinde farklı gelişim alanlarında her çocuğun hızı farklıdır. Bu nedenle bazı problemler bazı çocuklar için geçici ve dönemsel olabilmektedir. Doğru tanı ve uzman yardımıyla çocuklar kolaylıkla yaşıtlarına uyum sağlayabilmekte ve gelişim süreçlerini sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmektedirler. Dönemsel olmayan sürekli belirtileri fark etmek veya ayırt etmek için ise oyunlar ve oyuncaklar ailelerin önemli yol göstericileri olacaktır.

Oyunlar tüm çocukların gelişiminde kilit bir role sahiptir. Çocuklarınızın oynadıkları oyunlar gelişimsel süreçleriyle ilgili sizlere önemli ipuçları sağlamakla kalmaz aynı zamanda gelecekteki öğrenim hayatları ve seçecekleri mesleklerle ilgili belirli bir ön görüye sahip olmanıza olanak sağlarlar. Oyun terapisi, özellikle okul öncesi çocuklar için uygulanan bir terapi yöntemidir. Çocuklar duygu ve düşüncelerini anlamakta ve ifade etmede zorlanıldığı için çocukların duygularını daha iyi anlamanın ve onları daha iyi tanımanın bir yöntemi olmuştur. Oyun, çocuğun kendi düşüncelerini doğal yolla anlatmasının bir yoludur. Çocuğun problemlerini anlamak, onun duygularını ve tutumlarını keşfetmek ve çocuğu bunlarla yüzleştirerek çözüm getirmesini sağlamak için geliştirilmiş bir tekniktir. Oyun terapisi sırasında özellikle çocuğun kendi hissettiklerini, düşüncelerini, deneyimlerini ve davranışlarını ifade etmesi ve keşfetmesi için, terapist ile ilişkisini güvenli kılan ve kolaylaştıran seçilmiş oyun materyalleri sağlanır. Böylelikle tedirgin çocukların içe atılmış isteklerini, bilinç dışı korku ve yılgılarını öğrenmek ve davranış bozukluklarını gidermek için hem tespit hem de tedavi amaçlı bir sistem geliştirilmiş olunur.

Bu noktada ailelerin çocuklarını gözlemlerken kendilerine sormaları gereken bazı kritik sorular vardır. Bunlardan bazıları;

“Çocuğum ileride insanlarla mı çalışmalı nesnelerle mi çalışmalı?

Çocuğumun ilgileri ne yönde gelişiyor?

Görevlerle uğraşmayı seviyor mu yoksa izlemeyi mi tercih ediyor?

Yalnız başına mı oyun kuruyor? Oyun içinde iş birliği yapabiliyor mu?

Rekabete girebiliyor mu veya paralel ilişki kurabiliyor mu?

Oyunun kurallarını öğrenip uyum sağlayabiliyor mu? Açık hava ilgisi var mı?”

Buradaki gibi sorulara verdiğiniz cevaplar çocuğunuzun gelişim sürecinin sağlıklı ilerleyip ilerlemediğini anlamanız için sizlere önemli veriler sağlarken aynı zamanda siz ebeveynlere çocuğunuzun eğitim öğretim hayatını planlarken, çocuklarınızla oynayacağınız oyunları seçerken yardımcı olacaktır. Peki çocuklarımızla oyunları nasıl oynamalıyız ve oyuncak seçimini nasıl yapmalıyız?

İlk olarak çocuğunuzla oynayacağınız oyunu seçerken dikkat etmeniz gereken en önemli konu ebeveyn olarak çocuğunuzun gelişim evrelerini bilip seviyesine inebilmenizdir. Çünkü çocuk, ancak seviyesine uygun bir oyunda keyif alabilir, keyif aldıkça eğlenir, eğlendikçe öğrenir, öğrendikçe gelişir, geliştikçe özgürleşir, kendine güveni gelir ve sistemli bir öğrenmeye hazır hale gelir ve yetersizlik hissetmez. Diğer bir konu ise oynadığınız oyunda çocuğunuzun birey olmayı öğrenmesi gerektiğidir. Bu noktada uzmanlarımız dengeli ilişkiye dikkat çekmektedir. Ne tam olarak ebeveynler ne de çocuk oyunda hakimiyet kurmamalıdır ki çocuk oyunda birey olmayı kavramalı ve öğrenmelidir. Ünlü yazar ve psikiyatrist Irvin Yalom ‘Sonuçta iyi bir ebeveynin görevi çocuğunu evden ayrılabilecek kadar güçlü kılmak değil midir?” diyerek çocukların bireyselleşmesi ve ailelerin bu konudaki önemli rolünden bahseder. Bunlar dışında oyunu her gün aynı saatte oynamak, öncesinde ön hazırlık yapmak, göz ilişkisi kurmak, farkındalık sahibi olmak, sokak oyunlarına önem vermek, öncelikle bedensel ardından sosyal gelişimi desteklemek gibi önemli noktalara dikkat etmek gerekir.

Oynadığımız oyunlar kadar seçtiğimiz oyuncaklar da çocukların zihinsel gelişimlerini etkilemektedir. Çocuklar ailelerinin onlara verdikleri nesnelerle ve çevrede gördükleriyle oynarlar. Dolayısıyla kontrol ailede olmalı ve oyuncakları aralarındaki uyumu bozmayacak şekilde ve araç olarak kullanmak için seçmelidir. Uygun oyunu seçmede bahsettiğimiz gibi çocuğumuz için uygun oyuncağı seçerken de çocuğun yaşını ve içinde bulunduğu gelişim evresini dikkate almalıyız. Özellikle kişilik, kavram ve fiziksel gelişimin, aynı zamanda empati ve motor gelişiminin sınırlarının keşfedildiği 0-6 yaş grubunda oyuncakların gelişime daha fazla katkı sağladığını düşünmekteyiz. Bebekliğin ilk yılında parlak ambalaj kağıtları, ışıklı ve sesli müzikal oyuncaklar; çocuk yürümeye başladıktan sonra zararsız mutfak eşyaları (tahta kaşık, tepsiler), parktaki salıncaklar, yaşına uygun kaydıraklar; çocuk 4-5 yaşına geldiğinde ise sosyalleşmeye başladığı ve artık hayal gücünü kullandığı için taklit etme, yapı oluşturmaya yarayan legolar, küpler, çubuklar tercih edilebilir. Tabii ki çocuğunuz her zaman sizinle aynı fikirde olmayabilir ve şiddet içerikli video oyunları oynamak, TV izlemek gibi aktivitelerde ısrarcı olabilirler. Bu noktada en önemli tavsiyemiz çocuğunuzla paylaşmaya karar verdiğiniz ve çocuğunuzu yetiştirirken öncelik verdiğiniz insani değerler ne olursa olsun bu konuda tutarlı olmanız ve bunu çocuğunuzla konuşmanız gerektiğidir. Eğer çocuğunuz için yaptığınız konuşma ikna edici olmaz ise sizin de onun oyununa katılıp nasıl oynadığını izlemek ve oyunun yönünü değiştirmenizi tavsiye etmekteyiz.

Çocuk gelişimi ve bu süreçte dikkat edilmesi gerekenler kuşkusuz oldukça uzun süreler araştırılmış ve tek bir yazıda özetleyemeyeceğimiz kadar geniş bir literatürü kapsayan bir konudur. Ankara psikolog olarak psikologlar, çocuklarda zeka testi, gelişim testleri, dikkat testi, konuşma bozuklukları ve kekemelik testleri ve bunlara yönelik çözüm önerileri sunmaktadır. Bunların yanı sıra, çocuklarda okula veya kreşe uyum problemleri, uyku sorunları, yemek problemleri, kardeş kıskançlığı, tik sorunları, öfke ve korkular üzerinde yardımcı olmaktadırlar.

Uzman Klinik Psikolog Deniz Eryılmaz